Kadın Gavatlığı

Erkekler, babalıklarından emin olmak için, ciddi düşünecekleri bir kadının kolay cinsel partner edinmesinden, dolayısıyla da çok partnerli geçmişinden rahatsız olacakları bir güdüye sahip. Huylu huyundan vazgeçmez diye hissediyorlar, bu onlarda aldatılma tehlikesine dair çanlar çalıyor. Kadınlar ise, bunu hiç dert etmiyormuş gibi görünüyor.

İnsanların, birbirlerini taklit ederek karar vermeyi kendilerine kolaylaştıklarından bahsetmiştim. Yani bir kadın çok kişi tarafından beğenilmiş bir erkeğin halihazırda onaylanmış olduğuyla ilgili bir hisse sahip. Erkekler de buna sahip bu arada, ancak dediğim gibi onlarda babalığın karışmaması baskısı galip gelebiliyor. Bu çok güdüsel, mantıkla alakası olmayan, sadece kişinin tavlama başarısını-çekiciliğini kanıtlayan, o insanın ilişki yaşama nitelikleri hakkında hiçbir şey söylemeyen, talebe karşılık veriliyorsa aksine bence olumsuz şeyler söyleyen bir durum.

Bir de, kadınlardaki “kimsenin tavlayamadığı çocuğu ben tavladım” yarışının etkisi var, bu işin diğer güdüsel temeli. Bununla ilgili olarak başka yazılarımda detaylı olarak yazdım. Kadınlar, kendilerine şans veren çekici erkeklere kementi takıp birbirlerine üstünlük kurmakla ilgili çok dürtüsel bir yönelime sahip.

Kadınların neden çok partnerli erkeği dert etmediği, hatta tercih etmeye yönlendirildiği meselesinin bu güdüsel temellerin yanı sıra, erkek egemen olduğumuz ve erkeklerin çükünün hoşuna bu gittiği, ayrıca nüfus devamlılığı sağladığı için toplumca öğretilen bir konu olduğuna inanıyorum. Yoksa duygusal olarak bunu sevmemiz, bunun bizde exlerden dolayı tehdit ve üzüntü yaratmaması mümkün değil, biz kadınlar “sorun yok” denerek büyütüldük biraz da.

Erkekler çok uzun zamandır güç kendilerinde olduğu için oyunu kendi kurallarına göre oynatıyorlar ve kadınların erkekler üzerinden birbirleriyle yarışması eğilimini de kullanarak kadın gavatlığının normalleşmesini istediler, başardılar. Kadınlar çok kadınla "eylenen" erkekleri ehlileştirme sevdasına düştükçe, erkeklerin de onları gavat durumuna sokmaya daha çok yüzü oldu, çünkü bedel ödemediler.

Avam kadın ve erkekler bu düzeni sürdürüyor. Ancak prensipli bir kadın iseniz ne kimseyi gavat yerine koyarsınız, ne de kimsenin sizi o yere koymasını istersiniz. O "ıssız adamlar"ın sizde bir "challenge" dürtüsüne sebep olduğunu biliyorum kızlar, hepimiz oradan geçtik. O adamlar, gezip gezip, teklemeye başladıklarında kendi kararlarıyla durmayı seçiyorlar. Kadınlar da görüyor ki bu adamlar er geç duruyor; kendime aşık ederim, bende durur sanıyorlar. Ama üzülürsünüz kızlar. Bir şansınız o kişiyi kendinize aşık etmekse, dokuz ihtimal aldatılmanız veya başka bir kadın için terk edilmeniz. Erkeklerin “huylu huyundan vazgeçmez” çanları bizde neden çalmıyor? Bizde de çalıyor aslında da, nasıl ki onlar beğenilmiş kadını elemeyi seçiyor, siz de beğenilmiş erkeği tavlamak tatminini tehlikenin üstüne koyuyorsunuz ve bence yanlış yapıyorsunuz.

Şu fuckboyların peşinden koşarak kadınlığı daha fazla aşağılamamak gerekiyor, uyanın kızlar. Güdülerimizin ne olduğu veya ne olduğunun bize dayatıldığı fark etmez. Siz onların peşinden değil, onlar mı sizin peşinizden koşuyor? Koşsunlar, talebe niye karşılık vereceksiniz? Sadece üzüntüden korunma amacıyla da değil, siz düzgünseniz, hak etmiyor ki sizi. Size duygusal ve zihinsel hangi becerisini sunuyor, hangi prensiplere, hangi doğrulara göre yaşamış ki? Kalp mi kırmamış, manipüle mi etmemiş, kimseyi kullanmamış öyle mi?

A benim cahil kızlarım. Böyle bir yaşamdan geçtikten sonra evlenmek isteyen erkek sizi sevdiği için seçmiş olmaz, çocuğuna anne olmaya layık olduğunuzu düşündüğü için sizi seçer, çocuğuna sizi aracı kılar. Annelik vasfına yakışmak haricinde özel bir kadın olduğunuzu düşünmez, ona kalsa o daha başka birçok kadını ister, ama çocuğu için sizi seçiyordur. Onlar bunu sevmenin en yüksek formu olarak algılıyorlar, ama sevginin en yüce formu düzgün bir ilişki kurmayı hep hedeflemek, hayatına girdiği için, karşılıklı emekler için bir kadını sevebilmek değil midir? Üstelik, bir kadının anneliği güzel yapabilmesine destek olacak şey, onun annelik vasıflarına sahip olması kadar kadınlığının da özel olarak beğenilmesi, erkeğin kadını sadece “çocuklarımın anası” diye sevmemesidir. Kadının kadınlığı ile anneliği birbirine göbekten bağlıdır. Hepsini aynı hormonlar yönetir.

Böyle erkekler şimdi diyecek “ne alaka?”. Göremiyorsunuz işte. Sizin yaptığınız şu: kadınlığı için, görselliği-sohbeti-şehveti vs. beğendiğiniz kadınlarla gününüzü gün edip, doyduğunuzda(?) başka bir kadının anneliğini kullanmak. Eğer bir kadını hem kadınlığı hem anneliği için isteyebilecek biri idiyseniz, neden 20’li yaşların başında öyle bir eşleşme yapıp sürdürmediniz? Redpill’in tam da önerdiği şey bu değil mi? Önce tüm kadınları deneyimleyip değersizleştir, sonra da anne yapmaya uygun birini seç. Ondan sonra bekle bakalım o salgıladığın minicik oksitosinle o kadına sadık olabileceksin. He babam he. Evlenmek isteyip imkan bulamayanları tenzih ederim.

Erkeklerin büyük kısmı nasıl ki geçmişi hareketli bir insanla evlenmek istemiyor, bizler de istememeliyiz, istemiyoruz. Erkeklerin hakkı olduğu kadar, biz kadınların da hakkı bu talep. Erkeklerin başkasından edindiği seks tecrübelerine ihtiyacımız da yok. Tencere kapağını bulsun. Seks tecrübesizliği, zaten seksin nasıl olduğunu siz bilmiyorsanız bir problem değildir. Erkekler sanıyor ki bir kadın erkeğin tecrübelisini arar. Bilmediğin şeyin tecrübesini nasıl arayacaksın Allah aşkına, karşılaştırmayı nasıl yapacaksın? Bakın başta bahsettiğim kültürel manipülasyonun bir aracı bu söylem yine.

Erkekler tüm kızlarla seks yapanlar ve yapamayıp yapmak isteyenler olarak ikiye ayrılmıyor. Bu, yapanların kendilerini parlatmak için hep bir ağızdan destekledikleri bir iddia. Erkekler; seks hikayelerini anlatanlar, anlatacak hikayesi olmayan ama onları imrenerek dinleyenler ve bu muhabbetler hiç sikinde olmayan, cinsel hayatını şekillendirmek için milletin gazına gelmeyenlerle en az üçe ayrılıyor. Hak ettiğinizi düşünüyorsanız gözünüzü bu üçüncü gruba dikin kızlar, daha azıyla yetinmeniz gerekmiyor.