Benim İdealimde Ayrılık
Eveeeeet, şimdi gelelim çok zor bir konuya. Ayrılık.
İlşkilerin mümkünse hiç bitmemesine yarayacak bir yol çizmeye çalışıyorum. Bir ilişkinin hiç bitmemesi, kişilerin mecbur olmadığı hallerde dahi mümkün müdür? Mümkündür. Sadece teoride de değil, hayatta görüyorum böyle örnekler.
Ama her zaman değil, hatta çoğu zaman değil. Peki, benim önerdiğim derin ilişkiler çizgisinde iseniz ideal ayrılık süreci nasıl olur?
İki taraf da birbirlerine kadın-erkek olarak çekim ve beğenilerini eş zamanlı olarak kaybetti ve canlandırmayı denediler de başaramadılar ise, kabullenerek medenice ayrılabilirler. O kişiyi arkadaş olarak, insan olarak halen sevebilirsin, gözünden düşecek hatalar yapmamıştır, iyi ve mert biridir ancak kadın/erkek olarak çekici gelmiyordur, başkalarıyla sevişmek istiyorsundur. Aksinden daha olası. Bunlar başa gelebiliyor, hayatın sonu veya sizin yetersizliğiniz değil.
Bu paragraftan anlamışsınızdır ki, bahsettiğim ayrılma türü ortada somut bir neden yokken ayrılmak istemek. Tarafların arasında kavga, gürültü, aldatma, herhangi türde bir şiddet olması vb. durumlarda aşağıda yazdıklarımı görmezden gelebilirsiniz.
Ayrılığı zorlaştıracak olan, kabullenilmez kılan şey yarım kalmışlık hissidir. Ayrılma sürecinin soğuma-tekrar deneme-soğuma-ümidi kesme gibi sağlıklı ve yavaş bir şekilde ilerlemek yerine kavgalar, restleşmeler, iletişimsizlik daha da kötüsü aldatmalar ve yarabandı ilişkilerle yaşanmasıdır. Eğer, ayrılma ilk dediğim şekilde yaşanabilirse, yıkıcılığı da o kadar olmayacaktır.
Biliyorsunuz, ben ilişkilere başlama öncesinde yavaş olunmasını öneriyorum. Bu sayede, aslında kişiyi çok iyi tanımanızı hedefliyor ve sizi kötü bir ayrılık senaryosundan, bu tarz travmalardan da uzak tutmayı umuyorum, en azından olasılığını azaltmayı.
Ayrılığa dair aşağıda çizeceğim çizgi de tanışma süreci gibi yavaşlık ve dikkat isteyen bir süreç.
Sevgilinizle yüz kızartıcı bir suç işlenmemiş olmasına rağmen ayrılacak gibi görünüyorsanız izlemenizi önerdiğim süreç şu:
Bir kere, soğumaların ısınmaları olduğunu bilmenizi ve umudu hemen kesmemenizi öneriyorum. Algınızın gerçeklikten ne kadar şaşmış olabileceğine, yaşadığınız problemleri kafanızda büyütüyor olabileceğinize dair açık fikirli ve temkinli olacağınızı umuyorum.
Tekrar denemeye, ilişki bitmeden aranızı ısıtmaya karar verdiyseniz, biraz geri çekilerek ve özsaygınızı tazeleyerek kaçan-kovalanır oyununu oynamanızı öneririm. Soğuma sürecine karşı şunları yazmıştım:
Nasıl ısınılır? Kendine sevgilinden soğumadığının telkiniyle, soğumak dediğimiz dopamin kaybını aşırı önemsememekle, ilişkilerdeki inişlerin geçici olduğunu bilmekle, hata yapmamaya dikkatli olmakla. Önce biraz geri çekinilecek, sakinleşilecek, kendi moraliniz ve ışıltınız geri kazanılacak, sonra abartılı olmayan ısınma girişimleri yapılacak, girişimlerin geri dönüş süresi için beklenti taşıyıp sinirlenmemeye dikkat edilecek, umutsuzluğa düşmeyeceksiniz ve zaman vereceksiniz.
Çok çok çok önemli bir nokta, buraya kadarki süreçlerde 3. kişileri zihninizin bir köşesine dahi asla iliştirmemektir. 3. kişiler gereksiz yere bir çekim alanı oluşturur ve kafanızı karıştırır, ilişkinize olan yöneliminizi azaltır. Çünkü yeni olan şey karşı konulmaz biçimde heyecan vericidir, ayrıca henüz tanımadığınız kişiler size sadece iyi yönleriyle görünür, gerçekçi olmayan bir idealdir onlar, muhtemelen sizin için daha iyi bir seçenek bile değillerdir ancak çekici görünürler size. Bu hayal, sizin tüm duygu ve algı dünyanızı bozmaya yeter. Yapmayın.
Deneme kararı aldınız, ısınma denemelerini yaptınız, araya üçüncü kişileri sokmadınız. Gene de olmuyorsa artık birbiriniz için sevilesi ve mutluluk kaynağı olmadığınızı kabullenme aşamasına gelmişsiniz demektir. Bu noktada, kabullenmeye odaklanacaksınız. Denediniz, olmadı, denediniz, olmadı. Demek ki bitti. Bu güzel hikaye buraya kadarmış. Ayrılık konuşmasını olgunca yapmanız gerekiyor. "Ben artık bu ilişki içinde tükenmiş hissediyorum, sana karşı hiçbir çekim hissetmiyorum, halletmeyi çok denedim ancak olmadı. Senin de seni seven birine layık olduğunu düşünüyorum, kendimin de çekim hissettiğim biriyle olmam gerektiğini düşünüyorum. Yenilik, ikimize de mutluluk getirecek. Önce acı, ama sonrası mutluluk."
Sonra bir süre acı çekeceksiniz. Artık kısa ya da uzun olması sizin acıyla ne kadar antrenmanlı olduğunuza göre, ilişkinin süresine, karakterinize göre değişecek. Acıyla ilgili konsantre olunması gereken şey acının geçici olduğu ve insanın acıya dayanmak diye bir kapasitesi olduğudur. Atlatacaksınız.
Acıyı atlattınız. Eğer sadece o kişiyi istiyorsanız halen, beklentinizi kontrol altında tutarak, onun da aynı hislerde olup olmadığını yoklayabilirsiniz bu aşamada bence tekrar. Çünkü, acı çekme süreci sizi olgunlaştırmış, değiştirmiş olabilir. Halen 3. kişileri de sokmadıysanız, ilişkinizin saflığı bozulmamış demektir. Siz yokladınız ama karşı taraf istemezse veya 3. bir kişiyi sokmuşsa, bu sondu artık. O acı bile sizleri ayrılma konusunda terbiye etmeye yaramamışsa, gerçekten bitmiştir.
Acı çekme döneminden sonra 3. kişileri istemeye, görmeye, inceleyebilmeye başladıysanız artık yeni bir ilişkiye hazır olabilirsiniz. Bu noktadan itibaren artık asla geriye bakmamak, karşı sizi yoklarsa da katiyetle hayır demek, bunun için de geçmiş olduğunuz tüm deneme ve başaramama süreçlerini aklınıza getirmek gerektiğini düşünüyorum.
Benim idealimde yara bandı ilişkilerine yer olabileceğini sanmıyorum çünkü beni okuyanların bildiği üzere ilişki kurma aşamasında çok temkinli gitmeyi savunuyorum. Yara bandı ilişkileri kendinize, yeni kişiye ve eski sevgilinize yapılan bir haksızlıktır. Acısıyla baş edemeyen, olgun olmayan kişilerin işidir. Gerek yok.
Diyebilirsiniz ki ben yavaş bir çözülme sürecine razıyım/razıydım, karşı taraf bunu istemedi, denemedi. Eğer durum böyleyse -tabi ki kişiyi sizi görmesine katlanamayacak seviyeye getiren kavgalar veya aldatmalar vs. yaşatmadığınızı varsayıyorum- sorun sizde değil. Bunu kendinize telkin etmelisiniz. Kendinde eksik görmek, özgüvenin sarsılması, kendine kızmak, şunu yapsaydım bunu yapsaydım demek ayrılık sürecinizi zorlaştırır. Gerçekçi de değildir. Sizin yetersiz olduğunuz noktalar kadar karşınızdaki kişinin de yetinmesi önemliydi çünkü. Zihninizi bu girdaba bırakmayın.
İlgili yazılar:
Yorumlar
TonySoprano (26 yaşında) 2 ay önce yazdı:
Abla eski sevgiliden alınan hediye geri iade edilir mi? 1 ay önce falan ayrıldık zorlama bir ilişkiydi zaten bana ilk buluşmamızda saat almıştı. Geri çevirmek istedim ısrar etti mahcup olarak kabul ettim. Ama şuan ne kullanabiliyorum ne başkasına vermeye elim gidiyor iade etmek çocukça olabilir. Ne yapayım benle hiçbir türlü görüşmek istemiyor zaten
Mantıklı Kadın 2 ay önce yazdı:
Merhaba Tony,
İlişkinin o kadar erken döneminde maddi bir hediyeye girerek kız hata yapmış, onun iade edebileceği zaman da geçmiştir zaten, ona versen düşük bir fiyata satmaktan başka bir şey yapamaz. Bence sende kalsın, zaman çok ilerleyip de hatıralarına duyarsızlaştıktan sonra kullanır mısın hediye mi edersin karar verirsin.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
abla pişman olduğum bir iliski yaşıyorum ve yaklaşık 15 gündür bitirmeye uğraşıyorum. iki yıllık sevgilimdi diyebilirim. 10 gün engelledim sonra bana başka yerden ulaştı falan. bitirmek istediğimi, karakterlerimizin uyuşmadığını söylüyorum ama o ısrarla bitirmek istemiyor. her anlamda ilk kişiydi o ama ben bunu onun kadar umursamıyorum çünkü onunla bir gelecek gercekten düşünemiyorum. beni sevdiğini de düşünmüyorum.o ise bakirelik meselesine takılmış durumda. Sen bana aitsin, seninle yaşanmışlıklarımiz var, seni bırakmayacağımı biliyorsun diyor. Ona zaten söylüyorum bizim mental olarak anlaşmamız cinsellikten daha önemli bir şey diye ama o anlamıyor. onunla ilk ilişkimi yaşadım diye beni hayatında tutmaya çalışıyor. çıkmaza düştüm onun daha da hırslanmasını istemiyorum. yorum yapar mısın sana zahmet? çok teşekkür ederim şimdiden
Mantıklı Kadın 1 yıl önce yazdı:
Öncelikle hemen belirteyim; tehlikeli olabilecek bir durumu sezmen durumunda hemen yetkililer veya güvenlik birimleriyle iletişime geçmeni tavsiye ederim. Ben sadece ilişki dinamikleri açısından kişisel yorumlarımı ileteceğim.
Ah yavrum ah. İşte bu toprakların en büyük problemlerinin başında, erkeklerin beta oluşu yönetemeyişi geliyor. Bazı betalar, kızlara bu şekilde takıntılı olurlar. Çünkü, alttan alta başka bir kıza erişemeyeceklerini düşünürler, bu da "ellerindeki" kızın onlardan ayrılması ihtimalini vahimleştirir. Bunun yanında, hep bahsettiğim, babalık karışmaması güdüsünün erkekleri aşırı sahiplenmeye itmesi de var.
Eğer bu kişinin seni bulması, taciz etmesi, başına bela olması gibi bir olasılık görüyorsan ve bundan korkuyorsan, yapman gereken onun seni beğenmemesi üzerine birkaç haftalık bir strateji yapman. Onu seni terk edecek duruma getirmen.
Bu da şöyle: ilk olarak inanamayacaksın ama barışmış gibi yapacaksın. Ancak bu yeni sen çok müşkülpesent olacak. Zor güleceksin, pek beğenmeyeceksin, mızmız olacaksın, gereksiz derecede şikayetçi ve geveze olacaksın. Bıcır bıcırın tersi olacaksın yani. Arkadaşlarıyla geçirdiği zamanı kıskanıyor gibi davranacaksın. Aşırı talepkar olacaksın. Maddi hediye talep edeceksin. İkincisi, evlenilecek kız imajını yıkmak için, erkeklerle alakalı olmayan defolar göstereceksin, erkeklerle sakın kıskandırma, tehlikeli. Mesela, ev işi yapmak ya da aile-bebek sevmek gibi domestik özelliklerinin tersini göstereceksin. Üçüncü olarak, kişisel bakımını azaltacaksın. Paspal olacaksın.
Karakterin bozulacak yani. Ama, aşırı karikatürize ve hemen hepsini bir arada yapma. Bunu bir persona gibi düşün, keyfini çıkar.
Bunları yaparken, altın vuruş ne olurdu biliyor musun? İnternet üzerinden bir fake kız hesabıyla ona birkaç hafta sonra yürüyebilirdin. Hatta, çok dikkatini çekmeyecekse, iki hesap da olabilir. Mail adresleri gerçek adresin değil, sahte adresler olsun. Alternatifi olduğunu hisseden bir erkek, kendini salmış ve somurtkan bir kızda ısrar eder mı sence?
Ancak sakın bu profilleri ifşa etme, beni aldatıyorsun diye yüzüne vurma. Yine peşine düşer. Bırak o seni terk etsin. Pek de sürmez zaten. Şu an sen değerlisin, o değersiz. Sen değerini düşür, onu da değerli hissettir. O seni terk eder. Terk edilince kız hesaplarını hemen bırakma.
Yalnız, terk edildikten sonra seni bir süre takip edebilir, fake hesap kartını kullanmış olursan onlara ulaşamamaya başlayınca sana döner. Bunu yaparsa aynı gıcık personanla biraz peşinden koşabilirsin telefon aramalarıyla. Peşten koşan iticileşir.
Zaten giremezsin de, yeni ilişki işlerine bir süre bulaşma.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
Ay abla çok sağ ol bunları denicem inşallah vazgeçer. ama taciz gibi bir şey mümkün değil de beni kafa olarak bunaltacagi kesin o yüzden denicem. Allah razı olsun sendennn 😚 ama bu paspal gözükme çabaları hiç hoşuma gitmeyecek :/ kendi öz güvenim düşebilir
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
ama bunu sürdürebilir miyim bilmiyorum, haftalara yayılan bir şey 9lacak. istikrarsız bir insanım. yine de denicem.
Mantıklı Kadın 1 yıl önce yazdı:
Beklediğinden çabuk da sonuç verebilir. Ancak onu istemiyormuşsun gibi davranman ve onun giderek ısrar etmesi bence senin rol de olsa kontrolünde olan bir süreçten daha kötü bir ihtimal. Görüşmeme ihtimalin varsa ve seni takip edemeyecekse dört koldan engelleyebilirsin ama işte bana o ihtimal biraz tehlikeli geliyor. O risktense bunu denemeye değer bence.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
görüşmeme ihtimalim var çünkü şu an farklı sehirlerdeyiz ama takip etme kısmı yatti 2 gün önce maalesef çünkü ben onu her yerden engellememe, mesaj isteklerini kapatmama, kardesimden bile engellememe rağmen o annesinin hesabından kardeşime yazmış. Ve ailemi karıştırdığı için engelleri kaldırmak durumunda kaldım. bir daha da o topa girmem. millet ne güzel engelliyor kimse de yazmıyor ama biz engelliyoruz işler daha da budaklaniyor. ama halledicem abla, dediğin kafama yattı. en yakın arkadaşlarım bile direkt engellemenin ise yarayacağını söylüyorlardı ama gördük. Sen bu işin resmen kitabını yazdığın için seni dinlicem.
Mantıklı Kadın 1 yıl önce yazdı:
Bu kadar ısrarcı olmasından değer algılarınızda ciddi problem olduğunu gördüm çünkü. Başka kızlar, kolay kurtulanlar erkek tarafından o kadar da değerli görülmeyen, erkeğin başka bir kızı sevgilisinin yerine koyabileceğini düşündüğü vakalar oluyor. Bu devirde sizlerin ilişkliye bakire başlamanız bile bu konuya takık olan erkekler için "bir daha böylesini nasıl bulacağım" deme sebebi. Neyse çok düşünme, gözün korkmasın, tiyatro oyunu gibi bak sen bu işe. Kaçmaktan daha az riskli.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
Bu açıdan hic bakmamıştım abla, sağ ol.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
Bu arada tekrar okuyunca fark ettim, değer algısında problem olması ne demek abla?
Mantıklı Kadın 1 yıl önce yazdı:
Kendini çok değersiz ve çaresiz görmesi, seni de eşi benzeri olmayan ve hayatta bir daha denk gelmeyeceği bir kadın değerinde görmesi.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
anladım civitikkizz teşekkür ederim
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
abla, hayatımdaki kişi bana her anlamda her seyi deneyimletmis kisi, o benim ilk aşkım. o yüzden ona değer veriyorum ve hayatımda ama bir gün telefonda çok fena kavga ettik ve bana o.. ile başlayan hakareti etti. sonra aradi tekrar özür diledi gecesinde yine özür diledi. önceden diyordu ki ben istediğim surece benimsin falan filan ama o günün gecesi istersen benimle konuşmak iste ister isteme özür dilerim cart curt. kendime bunu kabullenmeyi yakıştıramıyorum düşününce ama bilmiyorum devam da ediyorum. çıkmaza düştüm. sitede bu konuyla en uyusan başlık bu olduğu için buraya yazmak zorunda kaldım. teşekkür ederim şimdiden yorum yaparsan.
Mantıklı Kadın 1 yıl önce yazdı:
İlkin olmasına gereğinden yüksek anlam yüklememelisin bir kere. Tek bir küfürden ayrılmalısın/ayrılmamalısın demem ancak ilişkinin genelinde başka kusurlar görüyorsan ilk aşkım diyerek ilişkini olumlama. Küfürleşmek, birbirine ya da ailelere hakaret bence ciddi bir red flag. Biraz kendini geri çek, sinirlendirecek tavırlar değil ama soğukluk göster ve öfkesini yönetme sürecini gözlemle derim. İnsanlar kötü huylarını bırakabiliyor. Özsaygını sorgulaman için eğer tüm olay bu ise şu an erken derim. Pişmanlık görmelisin yine de.
gothx20 (21 yaşında) 1 yıl önce yazdı:
çok teşekkür ederimm abla, genel olarak insanlarda ya hep ya hiç mantığı var. şimdilik zamana bırakacağım çünkü üstünden geçti ben de tavrımı koydum. bakalım onun hareketleri gösterecek artık.
Mantıklı Kadın 1 yıl önce yazdı:
Hatasız kul olmaz. Seni kaybedeceğini anladığı halde hatasını düzeltmeye gayretli olmayanlar olur ve onlar bırakılmalıdır. Gayret görülüyorsa zaman verilmeli, ama uzun süre lafta kalıyorsa gene bırakılmalıdır. Artık ilişkideki yaşanmışlığa göre ne kadar beklenir, beklenmez orası çifte kalır. Zor bir denge ancak terk etmek gereğinden kolay olmamalı, çünkü ilk cümlede dediğim gibi hatasız kul olmaz, büyük olmayan hatalara bakarak terk edecek isek kendimiz ilişkilere layık olamayacağımız gibi kimseyi de yanımızda tutamayız.