Kirke (25 yaşında) 2 hafta önce yazdı:
Merhaba Cıvıtık Abla,
Tam bir sene önce yine bu şekilde sana yazıp tavsiye istemiştim. Birçok konuda bana yardımcı oldun. Teşekkür ederim.
İlişkiler konusunda hâlâ kaygılıyım. Sanal ve takıntılı olduğunu düşündüğüm belirsiz bir ilişkimi bitirdim. Üniversiteden de birkaç olumsuz date’le geçip sıfır ilişkiyle mezun olmanın hüznünü yaşıyordum ama sanırım onu da aştım :) Bu durumun sınıfımın tamamen kızlardan oluşması çevremin de sadece kadınlardan ibaret olmasına bağlıyorum. Gittiğim date’ler de internetten tanıştığım, saçma sapan kişilerdi.
Okuldan mezun olduktan sonra atama beklediğim bu süreçte kurslara yazıldım. Dil kursları benim için hem yeni bir çevre edinme hem de farklı bir deneyim oldu. Hatta benimle ilgilendiğini hissettiğim bir çocuk date teklif etti ama ilgi hissetmediğim için reddettim.
Neyse, asıl sormak istediğim şey şu: Kursta biri var. Tipi tam tarzım olmasa da efendiliği ve mesafeli oluşuyla dikkatimi çekiyordu. Arada toplum içinde konuşuyorduk ama hiçbir kızla yüz göz olmaması garip gelmişti. Belki muhafazakâr biridir diye düşündüm, çok da takmadım.
Sonrasında bu çocukla aynı oyunu oynadığımızı fark ettim ve bir şekilde arkadaş olduk. Ara ara oyun oynadık. Onun çekingen davrandığını görünce konuşmaları başlatan taraf hep ben oldum. Bu kişi bir avukat. Ve benim de ertelediğim bazı hukuki işlerim vardı. Yardımcı olmak istedi. Para almadan birçok dilekçede yardımcı oldu. Kursta da birkaç kez yan yana görünce, birkaç arkadaşımız bizi “shiplemeye” başladı. Ben “yok, arkadaşız” dedim ama içten içe ona ilgi duymaya başladım. İş bulmam konusunda da yardımcı olmaya çalıştı. Arkadaşlarına sordu, CV’mi onlara gönderdi. Çok anlayışlı ve yardım sever biri. Dertlerimi dinliyor çözüm arıyor, şu ana kadar tanıdığım bir çok erkekten farklı.
Kibarlığı, yardımseverliği, insanlara olan mesafeli duruşu beni etkiledi. Üstelik adli işlerimde yardımcı olurken ısrar etmeme rağmen para almaması da acaba onun da bana ilgisi olabilir mi diye düşündürdü. Duruşmalarıma gel diye davet etmesi, sınavlarda cevap kağıdım ona denk geldiğinde yanlışlarımı doğru yapması, kahve ısmarlaması gibi davranışlarını ilgi olarak yorumladım. Yardımlarından dolayı ona hediye de aldım.
Ama sonra sınıf hocamızın sormasıyla sevgilisi olduğunu öğrendim. O kadar şaşırdım ki… Sınıfın havası bile değişti. Belli etmesem de içimde bir şok yaşadım. Şimdi ondan uzak durmaya çalışıyorum ama duygularım bana ağır geliyor. Onunla sohbet etmeyi seviyorum ama ettiğimde suçluluk hissediyorum. Oynadığımız oyunda da birden sevgilisi belirdi, birlikte mahalle kurmuşlar. “İstersen sen de katıl” dedi ama reddettim.
Arkadaşlarıma ve anneme anlattığımda, “Sen hep imkânsız kişileri buluyorsun” diyorlar. Belki de haklılar. Kursum bir ay sonra bitecek. Sizce bu durumu aşmak için ne yapmalıyım? Bazı dostlarım “belki sevgilisinden ayrılır” dese de, böyle bir umudu besleyemem.
Bir durum daha var: Lisede beğendiğim biri ara ara yazıyor. Instagram ve Twitter’da takipleşiyoruz. Ama yazışmalar çok kopuk. Mesela Kasım’da konuşmuşuz, bir şekilde bitmiş. Üstüne hesaplarını kapattı. Twitter’dan stalklıyordum, sürekli depresif şeyler paylaşıyordu. “Depresyonda mı acaba?” diye düşündüm ama umursamadım.
Bir ay önce yine yazdı, üç gün konuştuk, sonra yine bitti. Devam etmiyor, ettirmiyor. Bu da beni çok yoruyor. Yazarsa cevap vermem diyorum ama yine veriyorum. Yazmamasına bir şey diyemiyorum çünkü aramızda net bir flört de yok.
Yoruldum, Cıvıtık Abla… Ne olacak bu hâlim? Atanamamanın ve iş bulamamanın sıkıntısını çekerken, ilişkilerim de bir hayli kötü gidiyor. 10 kilo fazlam var, sanırım onunla başlamam gerekiyor.
25 yaşındayım, arkadaşlarımın çoğunun ciddi ilişkisi var. Ben ise düzgün bir ilişki bile yapamadım. Kendimi sorguluyorum, suçluyorum. Tavsiyelerine açığım.
Görüşmek üzere. Cevabını bekliyorum.
Mantıklı Kadın 1 hafta önce yazdı:
Ne güzel okuyordum, sürpriz sonlu oldu bana da. Hadi hüsn-ü zan edeyim. Kadınlar karşı cinsin kendilerine olan cinsel ilgisini azımsama, erkeklerse tam tersine fazla görme eğilimindeler. Varsayılan ayarımız bu. Toy zamanlarında erkekler birkaç kere duvara toslarlar bu yüzden. Sonrasında "ya bir şey yoktur, gene sen abartıyorsun" ayarına geçebilirler, yani ilgi durumunu kendi zihinlerinin uydurduğu inancını geliştirebilirler. Belki de buradaki söz konusu kişi böyle bir aydınlanma yüzünden senin ona duyduğun ilgiyi anlamamıştır.
Ha kız arkadaşı olan birinin sana davrandığı şekilde samimi davranması güzel bir şey mi? Arada yaş ve konum farkı belirgin değilse özellikle, hayır hiç güzel bir şey değil. Ben eşimin bir kadına bu kadar ilgili ve yardımcı olmasını ister miydim? Ne münasebet! Bu açıdan, abinin eksisini yazdım.
Belki de ilginin farkındaydı ve kendi ilişkisi rutine girdiyse senin ilginin hissettirdiği onay hoşuna gitti. Etik olmasa da insani, anlaşılır bir şey. İleri götürmedim ki diye düşünerek yaptıklarını kendine rasyonalize etmiştir.
Son iki paragraf bağlamında, zaten kaçırdığın bir şey olmadığını fark ediyorsundur umarım.
Diğer çocuk da tosladığı duvarlar sonrasında denemekten yorulmuş olabilir. Kadınlar yürüme-ilerletme beklenen taraf olmadıkları için erkeklerin bu konuda altında ezildikleri baskıyı anlayamıyorlar genelde.
İşsizlik, 10 kilo fazla meselesi... Ben bu hayatta şunu anladım. Yaşlanan ve yaşına çok kafa yorup korkan da bir kadın olarak. İnsanlara en çekici gelen şey şekil şukul falan değil de enerji. Bir kadının kadınlığının farkında olması, onu benimsemesi, sevmesi, kendini çekici bulması... Bir erkeğin erkekliğinin farkında olması, onu benimsemesi, sevmesi, kendini çekici bulması... Sen şu an hayatınla, kendinle ilgili olumlu bir vibe yayamıyor olabilirsin. Evet, bence bunun üzerinde çalışabilirsin. Hep derim ya, vücut-spor da bence bunun en kolayı çünkü bahaneleri bırakınca görülüyor ki gerçekten de vücudunla ilgili bir sürü şey senin elinde, bu da harika bir fırsat.
Yaşın çok genç. Ne kadar genç olduğunu sonra anlayacaksın ama ben söyleyeyim. Telaşa kapılacağın bir şeyin yok. Ama bu kendini iyi hissedeceğin şeyleri ertelemene de bahane olmasın. Depresif olanlara ilk önerim, kendime de zamanında yapmış olduğum, yürüyüşe başlaman. En azından yürü. Sonra egzersiz bul. Sonra gerisi gelir.